1 Kasım 2009 Pazar

Öğrenme Psikolojisi Soruları

78 yorum:

merve dedi ki...

Köpeklerden
korkmayan Ali, Birgün sokakta başıboş dolaşan bir köpek tarafından
ısırılır. bu olaydan sonra ne zaman bir köpek görse korkmaya başlar.
BU ÖRNEKTE ISIRILMA, TEPKİSEL KOŞULLANMA İLKELERİ AÇISINDAN AŞAĞIDAKİLERDEN HANGİSİYLE TAM OLARAK AÇIKLANABİLİR?
A-koşulsuz tepki
B-genelleme
c-koşullu uyarıcı
d-1. tip ceza
e- pekiştirme

merve dedi ki...

tanju bey eşine "dedikodu yapmadan konuşsan seninle daha fazla sohbet ederim" demiştir. tanju beyin eşine kullanmış olduğu yöntem ağaşıdakilerden hangisidir?
a)koşullu anlaşma
b)karşı pekiştirme
c)premack ilkesi
d)bıktırma
e)sistematik duyarsızlaştırma

merve dedi ki...

hocam şimdiden teşekkürler..

Hüseyin Doğan dedi ki...

köpekle ilgili sorduğunuz sorunun cevabı koşulsuz uyarıcı olmalı ama seçeneklerden yok.

koşulsuz uyarıcı organizmada doğuştan tepkiye neden olan öğrenilmemiş uyarıcılardır. bir insana ısırıldığında korkması gerektiği kimse tarafından öğretilmemiştir.

Hüseyin Doğan dedi ki...

diğer sorunuz ise dedikodu yapmadan konuşurum demek, size bir davranışın yapılması için sizin yapmanız ya da yapmamanız gereken bir koşuldan bahsediyor. buna koşullu anlaşma denir.

Premakta ise bireyin daha az sıklıkla yaptığı davranışı yaptırmak için daha çok sıklıkta yaptığı davranışı ödül olarak kullanmaya dayanır.birey daha az sıklıkla yaptığı etkinkikleri yerine getirdiğinde bunun sonucu olarak daha çok sıklıkla yaptığı davranışı ödül olarak verilir.

premacka örnek: derslerini yaparsan televizyon izleyebilirisin. ders yapmak az sıklıkla yapılır televizyon izlemek ise daha sık yapılan bir davranış

koşullu anlaşmada ise böyle daha az sıklık ya da daha çok sıklıkla yapılma diye birşey söz konusu değildir. önemli olan bir davranışın yapılmasının diğerinin yapılması koşuluna bağlanmasıdır. örneğin sınavdan 100 alırsam tatile çıkacam dediniz. burda zaten her ikisini de istersin ama birinin yapılması diğerinin yapılmasına bağlı

umarım anlatabildim

merve dedi ki...

hocam ikinciye bende öle dedim ama karşı pekiştirme demiş cvp o yüzden sormuştum acaba yanılıyomuyum die..teşekkürler açıklamanız için..dier soruda pekiştirme cvp hocam dediğiniz gibi o zaman koşulsuz uyarıcı pekiştireç yerine geçiyo ondan e şıkkı..

merve dedi ki...

Aşağıdakilerden hangisi unutma ile ilgili olarak yanlıştır?
A) Bilgi yanlış bir şemanın içine yerleştirildiği için unutulabilir
B) Bozulma karışma yanlış yerleştirme ve bilgiyi değiştirme unutmaya neden olmaktadır( geri getirmeyi zorlaştırmaktadır)
C) Yeni gelen bilginin depolanması için mevcut bilgi...lerden bir kısmının kaybolması ve yeni bilgilere yer açılması gerekir
D) Öğrenilen bir bilgi biriminden önce ya da sonra öğrenilen benzer bilgiler, bu bilgi birimi ile karışır ve geri getirmede zorluk yaşanabilir
E) Unutmanın en aza indirilmesi, bilginin kısa süreli bellekte etkili bir biçimde işlenmesine ve ilişkili şema ve birimlerle bağlantılar kurarak depolanmasına bağlıdır

Hüseyin Doğan dedi ki...

koşulsuz uyarıcı tam pekiştireç kavramını karşılamaz birincil pekiştireç daha doğru bir ifadedir.

karşı pekiştirme istenmeyen bir davranışın pekiştirilmesidir. ve sorunun bu süreçten bahsetmesi gerekir mutlaka

Hüseyin Doğan dedi ki...

C) Yeni gelen bilginin depolanması için mevcut bilgi...lerden bir kısmının kaybolması ve yeni bilgilere yer açılması gerekir ifadesi yanlıştır. belleğin kapasitesi sonsuzdur. (uzun süreli bellek)

merve dedi ki...

teşekkürler hocamm..

merve dedi ki...

45-Algı konusu ile ilgili ilk araştırmalar kim tarafından yapılmıştır?
A) Yapısalcılar
B) İşlevselciler
C) Davranışçılar
D) Bilişselciler
E) Gestaltçılar

Hüseyin Doğan dedi ki...

yapısalcılar ilk defa algı ve iç gözlem gibi konuları incelemişlerdir. ancak bu tür sorular sınavda gelmeyecektir. bu sorulara zaman harcamayalım derim.

merve dedi ki...

Yeni alınan bir ayakkabının uç kısımlarının yarattığı bir basıncın bir müddet sonra fark edilmemesi aşağıdaki kavramların hangisi ile açıklanabilir?
A)Öğrenme
B) Refleks
C)İçgüdü
D)Alışma
E)Duyarlılaşma

merve dedi ki...

hocam bu sorunun cvbı alışma ama duyarsızlaşma olmayacakmıydı şıklarda merak ettim..

merve dedi ki...

muratcanın cok sevdiği ve yaşamında model aldığı babasını kaybettikten bir süre sonra onunla birlikte çekilmiş olduğu bir fotoğrafı gördüğünde duygularını aşağıdaki şiire aktarmıştır.

anı olsun istersin
duvardaki çerçeve olur...
bakmak istersin
özlem olur...
elini uzatıp çekmek istersin
hayal olur...
gözlerinle tutmak isters...in
yaş olur...




MURATCAN

buna göre muratcan da aşağıdaki duygusal özelliklerden hangisinin olduğu SÖYLENEMEZ?

a- güvenli b- özlemli c-engellenmiş d- özerklik e- arayışlı

merve dedi ki...

Leyla annesine resim yapmak istediğini söyler. Annesi
boyaları ve kâğıdı masaya bırakır. Leyla masaya
oturur. Bir çiçek resmi çizerken yanında annesi olmadığı
hâlde, “Bir çiçek, çiçek çizeceğim, çiçek yapacağım.”
der.
Leyla’nın resim çizerken yaptığı konuşmalar dil
gelişimiyle ilgili olarak aşağıdaki kavramlardan
hangisiyle açıklanabilir?
A) İçsel konuşma B) Yansıtıcı konuşma
C) Tekrarlama D) Monolog
E) Telgraf konuşma

merve dedi ki...

hocam bu sene çıktı ama içsel konuşma ve monoloğu hala karıştırıyorum..

merve dedi ki...

hocam yanlış yere yazmışım ama kusura bakmayın..

Hüseyin Doğan dedi ki...

muratcan güvenli bağlanmamıştır..onun dışındakiler şiirde var..

içsel konuşma ve monologun farkını birbiri ile karışan kavramlar diye bir bölüm açacam orada cevabını bulabilirsin...

merve dedi ki...

cvp özerklik dio ama bende a ve d şıkkı arasında kalmıştım..teşekkürler hocam cvplarınız için..

Hüseyin Doğan dedi ki...

hıcam soru neye göre sorulmuş belli değil verilen şiirde babasını kaybettiğinden bahsediyor soru bundan dolayı bağlanma türlerine göre cevaplanmalı soru...özerklik kişilik gelişimi ile ilgili bir kavram

merve dedi ki...

3-Aşağıdakilerden hangisi bilişsel yaklaşımın ilkeleri ile ilgili olarak yanlıştır?

A) Bilişsel yaklaşım, uyarıcının kişi tarafından algılanmasından itibaren, kişide meydana gelen içsel süreçler ve öğrenmeye etki eden kişisel özelliklerle ilgilenir

B) Bilişsel yaklaşıma göre bilgi öğrenilir, bilgide meydana gelen değişme davranışa yansır

C) Bilişsel yaklaşıma göre, öğrenen, uyarıcılarla etkileşimde bulunmak ve pekiştireç almak için aktiftir.

D) Bilişsel yaklaşıma göre dıştan verilen pekiştireçler, öğrenen için, yaptığı davranışın doğruluğu hakkında dönüt sağlar

E) Bilişsel yaklaşıma göre, öğrenen, dikkatini kontrol ederek uyarıcıları seçerek, onları anlamlı hale getirip kodlayarak öğrenme sürecine aktif olarak katılır.

merve dedi ki...

hocam cvp d ama ben c ve d arasında kalmıştım..

Hüseyin Doğan dedi ki...

hocam cevap c seçeneği...pekiştireç almak için aktif olan davranışçı kuramcılardan özellikle edimsel kuramdır..bilişselciler pekiştireç almak için davranımda bulunmaz...

merve dedi ki...

Oymacılığı sanat haline getirmiş bir usta daha sonra bir kereste fabrikasında çalışmaya baş­lamış, ancak becerilerini yitirdiği görülmüştür. Buna göre, unutmayı oluşturan etken aşa­ğıdakilerden hangisidir?

A)Bilinç altına itme
B)Geriye ket vurma
C)Tekrar yoksunluğu
D)Pozitif transfer
E)Zeka

Hüseyin Doğan dedi ki...

geriye ket vurmada sonradan öğrenilen birşeyin öncekileri karşıştırması ve unutturması sözkonusudur. Burada adam oymacılığı biliyo sonra kereste fabrikasında çalışıyor ce öncei bilgileri unutturuluyor.

merve dedi ki...

1)elektrık carpması
2)uyusturucu madde
3)ikramıye
4)kupa
5)aıds hastalıgı
hangılerı olumsuz pekıctırec kapsamına gırer?
cvp 1ve 5 hocam anlamadım..

merve dedi ki...

sosyla fobısi olan kısıler sureklı baskaları tarafından ızlenmekten yarglanmaktan utnc verici durumlara dusmekten korkarlar.bu korku bazen oyle sıddetlıdır kı kısının gunluk yasamını okulunu ısını olumsuz etkıler.Çogu kez de ates basması,terleme,titreme gibi belırtılerı olan konusma zorlugu,bulantı,mide rahatsızlıkları ortaya cıkarabılır.buna gore sosyal fobı olan kısıler ıcın ates basması,tıtreme,terleme bulantı neye ornektır?
a)ıkıncıl pekıştırec
b)bırıncı tur ceza
c)ıkıncı tur ceza
d)olumsuz pekıştırec
e)olumsuz pekıştirme

merve dedi ki...

her zaman mutfaktakı yemek masasında soru hazırlayan bır uzmanın kpss için soru bankası hazırlarken sadece mutfakta aklıa soru gelmesı ,evın dıger odalarında soru yazamaması neyı ıfade eder?
a)genelleme
b)kosulu uyarıcı
c)bıtısıklık
d)olumsuz pekıs
d)batıl davranıs

merve dedi ki...

hocam bu sorulara bi bakabilir msiniz bi zahmet..

Hüseyin Doğan dedi ki...

pekiştireç ikiye ayrılır. Birincil pekiştireçler ve ikinci pekiştireçler.
Birincil pekiştireçler öğrenilmemiş doğuştan organizma üzerinde etkiye sahip olan pekiştireçlerdir. Örneğin, açlık susuzluk, cinsellik, yeme içme, elektirik şoku, dayak, acı vb.

İkincil pekiştireçler ise sonradan öğrenilmiş pekiştireçtir. para, sosyal kabul yıldız verme, aferin deme vb.


Birincil pekiştireçler ikiye ayrılır: birincil olumlu pekiştireçler:yemek yeme su dinlenme övgü sevgi vb. organizmada olumlu etkiye sahip olanlar

birincil olumsuz pekiştireçler ise şok, dayak kızma acı vb. organizma üzerinde olumsuz etkiye sahip olanlar

Hüseyin Doğan dedi ki...

ortamdan çekilmesi organizmanın hoşuna giderse bu olumsuz pekiştireçtir. ne olursa olsun...

pekiştireçler organizmaya özgüdür bana uyuşturucu versen benim hoşuma gitmez ama uyuşuturucu bağımlısına versen onun hoşuna gider. onun için böyle soru olmaz..

hastalık ise olumsuz pekiştireçtir..hastalıktan kurtulmak organizmanın hoşuna gidecektir.

Hüseyin Doğan dedi ki...

sosyal fobi ile ilgili olan sorunuzun cevabı ise olumsuz pekiştireçtir buradaki terleme kalp çarpıntısı organizmanın hoşuna gitmeyen uyarıcılardır. birinci tip ceza olması için olumsuz bir davranışın sonunda istenmeyen bir uyarıcı verilmeli ve davranışta azalma olmalıdır.

Hüseyin Doğan dedi ki...

mutfakta aklına soru yazmak geliyorsa bunu bitişiklikle açıklayabiliriz. mutfak ve soru yazma sğrekli tekrar ederse bir müddet sonra mutfağa geldiğinde bunun hemen arkasından yapılan etkinlik hatıra gelir. ancak sorunun cevabında burdaki "mutfak" hangisine karşılık gelir deseydir ayırt edici uyarıcı diyebilirdik.

merve dedi ki...

hocam çok çok teşekkür ederim..çok yardımcı oldunuz..

merve dedi ki...

asagıdakılerden hangısı ayrıt edıcı uyarıcıya ornektır?
a)mustafanın her yıl agustos ayında duzenlenen karadenız festıvalına katılması
b)fatıhın evde yalnız kalması gerektıgı gunler kaygılanması
c)neclanın sanat tarıhı dersıne ılgı duyması
d)canın sokakta basıbos kopek grdugunde aglaması
e)oktayın macera kıtapları yerıne felsefe kıtaplarını okumayı tercıh etmesı.


hocam cv a imiş..ama b deil mi?

merve dedi ki...

büsrayı erkek arkadası her aksam saat 10'da aramaktadır.bır sure sonra busra saat 9'u gectıgınde heyecenlandıgını fark ettıgınde cok sasırmıstr.busranın durumunu hangısı ıfade eder?
a)üst duzey kosulanma
b)karsıt kosulanma
c)genelleme
d)kosulsuz tepkı
e)ayırt etme

Hüseyin Doğan dedi ki...

merve hocam ilk sorduğun soruda her örnekte ayırt edici uyarıcı var. ayırt etmenin olduğu her yerde ayırt edici uyarıcı vardır.

diğer sorunun cevabı ise üst düzey koşullanmadır...telefonun çalması koşullu uyarıcı telefondan önce saatin 9'a gelmesi de koşullu uyarıcı...iki koşullu uyarıcı var...

ancak soruları nerden çözüyorsan bu soruları hazırlayanlar kesinlikle eğitimci değil..sorular ezbere bir yerlerden bakılarak hazırlanmış mantığı kavranmadan..size tavsiyem uzak durun..son iki yılın soruların çözün bence..bunlara benzemeyen sorulardan uzak durun..iyiliğiniz için.

merve dedi ki...

pegem hocam...

ozgur dedi ki...

MERVE İLK SORDUĞUN SORU YANİ asagıdakılerden hangısı ayrıt edıcı uyarıcıya ornektır? SORUSUNDA SEN B ŞIKKI DİYE DÜŞÜNMÜŞSÜN AMA CVP B OLAMAZ.BUNU ŞÖYLE AÇIKLIYIM
1.HIRSIZIN EVE GİRMESİ(KOŞULSUZ UYARAN)-----> KAYGILANMA (KOŞULSUZ TEPKİ)

2.HIRSIZIN EVE GİRMESİ+ EVDE YALNIZ OLMA (KOŞULLU UYARAN)----->
KAYGILANMA (KOŞULSUZ TEPKİ)



EVDE YALNIZ OLMA (KOŞULLU UYARAN)----->
KAYGILANMA (KOŞULLU TEPKİ)
YANİ B ŞIKKI BU KLASİK KOŞULLANMADIR

ozgur dedi ki...

CVPBIN D OLMASI LAZIM KÖPEKLER İÇİNDE YALNIZ BAŞIBOŞLARDAN KORKUYO .DEMEKKİ BAŞIBOŞ BI KÖPEK ISIRMIŞ ONU .

Hüseyin Doğan dedi ki...

özgür hocam başıboş köpeklerden korkuyor...her köpekten değil...burda da ayırt etme ve ayırt edici uyarıcı var..

ozgur dedi ki...

HÜSEYİN HOCAM SÖYLEDİKLERİNE BENDE KATILIYORUM. YANLIŞ İFADE Mİ ETTİM BİLMİYOM AMA ZATEN BENDE O YONDE CVP VERDİM YANİ HER KÖPEKTEN DEĞİL DE BAŞIBOŞ KÖPEKTEN KORKUYO ÇOCUK BURADA AYIRT EDİYO.CVPBININ DA BU OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYOM AMA SİZİN DE DEDİĞİNİZ GİBİ E ŞIKKI DA AYIRT EDİCİ DURUYO .BURDA KAFAMA TAKILAN ŞEY AYIRT ETME OLMASI İÇİN ONCE KLASİK KOŞULLANMA GERÇEKLEŞMESİ LAZIMMI .AYIRT ETME KLASİK KOŞULLANMAYA MI AİTTİR SADECE.VE BİDE AYIRT ETME BENZER UYARICLARINDAN BİRİNİ YOĞUNLAŞMA İSE FELSEFE KİTAPLARI İLE MACERA ROMANLARI FARKLI ŞEYLE BU DURUMDA BUDA AYIRT ETMEYE GİRERMİ.YANİ ŞÖLE DESEYDİ ROMANLAR İÇERİNSEN SADECE POLİSİYE OLANLARI OKUR.BU DURUMDA BU AYIRT ETME Mİ OLACAK TI .GENE DERİNE DALDIM KAFAMI KARIŞTIRDIM :)

Unknown dedi ki...

sevda erkek arkadaşıyla oturduğu cafede babası tarafından yakalanınca dayak yemiştir.sonraki günlerde sevda okuldan eve dönerken ne zaman o kafenin önünden geçse büyük bir öfke yaşar.sevdanın bu cafenin önünden geçerken öfkelenmesi a.hangisiyle açıklanır. cevap bitişiklik verilmiş.bu klasik koşullanma değilmi?şıklarda yok ama cevap klasik koşullanma olmalıydı.açıklayabilirmisiniz hocam

Hüseyin Doğan dedi ki...

soru sanırım pegemden...evet burda tepkisel koşullanma var. ancak tepkisel koşullanama da bitişiklik ilkesine dayanır...illa cevaplarda tepkisel demesine gerek yok. bu neyle açıklanabilir diyor. uyarıcı-tepki bitişikliği

Unknown dedi ki...

bir anne bebeğine vitamin değeri yüksk olan armut ve kivi yedirmek istemekde ancak bebek bu meyvelerin tadını beğenmediği için yememektedir.anne bu meyveleri bebeğine yedirebilmek için bebeğin çok sevdiği mamasının içine armut ve kiviyi rendelemiş ve böylece bebek hiç zorluk çıkarmadan bu karışımı yemiştir. hocam bu sorunun cevabı zıt tepki yöntemi.bu belli ama şıklarda birde karşıt koşullanma var.bu da doğru bir şık gibi geldi bana.yani soru iki cevaplı mı?

Hüseyin Doğan dedi ki...

Zıt tepki ve karşıt (karşı) koşullama hep yanlış anlatılmıştır.ya da anlatamazlar.
Cevaplara iki seçeneği de koyarlar aöa farkını örneklerle anlatabilirler. veilen örneklerde akademisyenlerin kitaplarda verdiği örneklerdir. ya kedi örneğini verirler ya da çocuğuun nefret ettiği bir yiyeceği...

Gelelim bu iki kavramı ayırmaya...bu iki kavram arasındaki farkları karışan kavramlarda anlattım. oraya bak. bu arada sorunun doğru cevabı zıt tepki.

Unknown dedi ki...

ilköğretim birinci sınıf öğretmeni zübeyde hanım öğrencisi azranın kağıt üzerindeki şekilleri kesebilme davranışını diğer öğrenciler gibi başaramadığını fark eder.buna göre zübeyde hanım aşağıda verilen yollardan hangisini kullanırsa azraya bu davranışı kazandırabilir? cevap küçük adımlar ilkesi olarak verilmiş.ama şıklarda zincirleme de var.zincirleme psikomotor davranış kazandırmada kullanılıyor diye biliyorum.cevap neden zincirleme değil.birde küçük adımlar ilkesi biçimlendirme ile aynı şeymi.

Unknown dedi ki...

hocam öğrencilerin zil sesi duyduklarında sınıfa girmesi,kırmızı ışıkda durma klasik koşullanma olarak verilmiş.ama anlayamadığım nokta şu.öğrenciler sınıfa bilinçli olarak giriyorlar.kırmızı ışıkda bilinçli olarak duruyorlar.o yüzden bunlar edimsel koşullanma olması gerekmezmi?

Huseyin dedi ki...

küçük adımlar ilkesini thorndike ve edimsel kuram savunur. biçimlendirmede de kullanılır. programlı öğretimde de...

zincirleme ise aşamalı davranışların öğretiminde kullanılır. her bir davranışın sırası olsuğu ve sırasının değiişmediği durumlarda..

diğer sorunuz ise sizin de dediğiniz gibi edimsel koşullanma

Unknown dedi ki...

tamam ama neden ilk sorumun cevabı zincirleme değil de küçük adımlar.onu anlayamadım.

Hüseyin Doğan dedi ki...

çünkü soruda aşamalılıktan bahsetmiyor....zincirlemede aşamalı davranışlar olmalı..sırası bozulduğunda öğrenilemeyen beceriler olmalı

Unknown dedi ki...

yunus balıklarına insanlara yaklaşması öğretilmektedir.bunun için ilk başta uzman,havuzun içine bir çubuk sarkıtmış ve yunus merak ettiği için bu çubuğa burnunu dokundurduğunda uzman havuzun içine yemesi için bir balık atmıştır.bu işleme uzun bir süre devam edildiğinde yunus balığı uzmanın elinde çubukla havuzun kenarına yaklaştığını gördüğü anda hemen havuzun kenarına gelmiştir...yunus balığının uzmanın elinde çubuğu gördüğü an,havuzun kenarına gitmesini sağlayan uyarıcı hangisidir...cevap ayırt edici uyarıcı olarak verilmiş.ama burada çubukla balık atma işlemi arasında bir bağ kurulmamışmı.yani sorudada diyorki bu işleme uzun süre devam edilmiş.yunus başlangıçta nötr uyarıcı olan çubuğa koşullanmış.bu sorunun cevabının koşullu uyarıcı olması gerekmezmi?

esen dedi ki...

pavlov klasik koşullanma deneyinde köpeğe et yerine elektrik şoku vermiştir.köpeğin salya tepkisi yerini ağız kurumasına terk etmiştir.

PAVLOV BU DENEYDE HANGİ İLKESİNİ ORTAYA KOYMUŞTUR?
a)öğrenilmiş çaresizlik
b)engelleme
c)gölgeleme
d)bastırma
e)sönme

esen dedi ki...

kombisi bozulan bir bayan basınç düğmesini uygun bir pozisyona getirmiş ve arızayı gidermiştir.

BAYANIN KOMBİYİ TAMİR ETMESİ AŞ.KAVRAMLARDAN HANGİSİNE ÖRNEK OLUR?
A)tepkisel koşullanma
b)deneme yanılma
c)bitişiklik
d)kavrama yoluyla öğrenme
e)sosyal öğrenme

Unknown dedi ki...

esen hocam yanıtları yazar bilir misin

esen dedi ki...

hocam 1. soru bastırma
2. soru ise bitişiklik

Hüseyin Doğan dedi ki...

yunus balığı ile ilgili olarak hocam, zaten her koşullu uyarıcı bir ayırt edici uyarıcı niteliğindedir.


pavlov klasik koşullanma deneyinde köpeğe et yerine elektrik şoku vermiştir.köpeğin salya tepkisi yerini ağız kurumasına terk etmiştir

böyle soru olmaz. bastırma ceza demek zaten...ve tepkisel koşullanmada ceza yok. edimselde vardır. mantık hatası var

diğer soruda ise yapılan son tepki kişiyi başarıya götürmüş bunu bitişiklik kuramı ile açıklayabiliriz.

esen dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
esen dedi ki...

hocam sağolun

Unknown dedi ki...

yunus balıklarına insanlara yaklaşması öğretilmektedir.bunun için ilk başta uzman,havuzun içine bir çubuk sarkıtmış ve yunus merak ettiği için bu çubuğa burnunu dokundurduğunda uzman havuzun içine yemesi için bir balık atmıştır.bu işleme uzun bir süre devam edildiğinde yunus balığı uzmanın elinde çubukla havuzun kenarına yaklaştığını gördüğü anda hemen havuzun kenarına gelmiştir...yunus balığının uzmanın elinde çubuğu gördüğü an,havuzun kenarına gitmesini sağlayan uyarıcı nedir?hocam bu soru klasik koşullanmamı edimselmi benim kafam karıştı.yunus bir davranışta bulunuyo ve karşılığında ödül alıyor.ödül aldığı için bu davranışı tekrar ediyor.buradan bakınca edimsel olmazmı bu soru?eğer ben yanlış düşünüyorsam soru klasik koşullamaysa o zaman şıklarda hem koşullu uyarıcı hemde ayırt edici uyarıcının olması doğru mu?yani şıklarda hem koşullu uyarıcı hem ayırt edici uyarıcı varsa hangisini seçicez?

AYSEL dedi ki...

hocam bu soruya bakabilir misiniz işin içinden cıkmak mümkün değil!!!
Basarısızlık duygusu öğrencilerde panik ve heyecan tepkileri doğurabilmektedir.Birkaç kez sınava giren bir cocuk yasadığı basarısızlıkların ardından,sınav öncesinde,henüz sınava girmeden bile aynı tepkileri gösterebilir.Öte yandan normalde topluluğun karsısında konusmaktan hiç rahatsızlık duymayan bir öğrenci,birkac kez yaptığı gaflara bağlı olarak gülünc duruma düşünce topluluğun karsısına utandığı için konusmayı reddedebilir.
Verilen örnekler hakkında asağıda sunulan ifadelerden hangisi KESİNLİKLE doğrudur?
Cevap:HER İKİ ÖRNEKTE DE DAVRANISLAR OLUMSUZ HABER VERİCİLİK ÜZERİNDEN YÖNLENDİRİLMEKTEDİR.ACIKLAR MISINIZ HOCAM?

AYSEL dedi ki...

SORU:2
5 yaşındaki gülsüm ilköğretim yedinci sınıf öğrencisi olan 13 yasındaki ablası ile aynı odayı paylasmaktadır.Bir gün ailesi kendisine öğretilmek için özel bir caba gösterilmemesine rağmen gülsüm'ün baz ingilizce kelimlerin anlamlarını öğrendiğini farkeder.
Yukarıda verilen örnek Tolman'ın öğrenmeye ilişkin görüşlerinden hangisini doğrular niteliktedir??
cevap:Öğrenme ve performans birbirinden farklıdır.
Acıklar mısınız hocam hiçbir kitapta bulamadım bu maddeyi....

Unknown dedi ki...

aysel hocam tolman öğrenme ve performans farklılığını ortaya atan ilk kişidir.genel olarak öğrenilenlerin gerek görüldüğünde gözlenebilir davranışlara dönüşmesine performans denir.tolmana göre organizma,ihtiyaç hissettiğinde bilişsel haritasındaki bilgilerden yararlanarak ihtiyacı giderici davranışı gösterir.yani öğrenilen bilgiler bellekte saklanır.ne zaman ihtiyaç olur o zaman bu bilgileri kullanırız.örneğin birçok şeyin nerede olduğunu nasıl yapılacağını biliriz.bu bildiklerimizi her zaman davranışımızda göstermiyoruz.gerek gördüğümüzde o zaman performansa dönüştürüyoruz. tolmanda bu performansa karşı öğrenme olarak geçiyor. bildiklerim bu kadar umarım işine yarar.

AYSEL dedi ki...

hocam bu soruya bakabilir misiniz işin içinden cıkmak mümkün değil!!!
Basarısızlık duygusu öğrencilerde panik ve heyecan tepkileri doğurabilmektedir.Birkaç kez sınava giren bir cocuk yasadığı basarısızlıkların ardından,sınav öncesinde,henüz sınava girmeden bile aynı tepkileri gösterebilir.Öte yandan normalde topluluğun karsısında konusmaktan hiç rahatsızlık duymayan bir öğrenci,birkac kez yaptığı gaflara bağlı olarak gülünc duruma düşünce topluluğun karsısına utandığı için konusmayı reddedebilir.
Verilen örnekler hakkında asağıda sunulan ifadelerden hangisi KESİNLİKLE doğrudur?
Cevap:HER İKİ ÖRNEKTE DE DAVRANISLAR OLUMSUZ HABER VERİCİLİK ÜZERİNDEN YÖNLENDİRİLMEKTEDİR.ACIKLAR MISINIZ HOCAM?

AYSEL dedi ki...

tesekkür ederim nagihan hocam saolun.Gizil öğrenmeye ait bir kural mı bu?tolman deyince ya işaret öğrenme ya gizil öğrenme geliyor aklıma.ikisinde de aynı kural gecerli mi?

Hüseyin Doğan dedi ki...

uyarıcıların bişeyin geleceğini haber veriyorsa olumlu,biteceğini haber veriyorsa olumsuzdur.Yani zil sesi verdiniz arkasından şok verdiniz..burda zil olumlu haberciliktir (ileriye koşullama) daha sonra ışık verdiniz ve ışığın arkasından hemen şoku kestiyseniz bu da olumsuz haberciliktir (geriye koşullanma)

soru tam soramamış sanırım

Hüseyin Doğan dedi ki...

diğer sorunuz ise gizil öğrenmedir. her kpss kitabında mevcuttur (Tolman bölümüne bakınız). organizma amaçsız öğreniyor dikkat ederseniz. eğer bilinçsizce farkına varmadan öğreniyorsak bu gizil öğrenmedir.

Unknown dedi ki...

1-bilimsel doğruluk
2-ön öğrenmelerle ilişki
3-öğrencinin sosyo-ekonomik düzeyi
4-gereksinimleri karşılayabilirlik
5-sınıfın disiplin kuralları
6-öğrencinin özgüveni
yukarıdakilerden hangileri öğrenme malzemesinin algılanmasında doğrudan etkilidir?
yanıt 2-3-4-5 diyor.sınıfın disiplin kuralları ve sosyo ekonomik düzey beni düşündürdü.açıklayabilir misiniz?

Hüseyin Doğan dedi ki...

yani sana bir konu anlatılıyor, senin bu konuyu anlayabilmeni etkileyen şeyleri soruyor soru..soso-ekonomik düzey tartışmalı kesin bir şey söylenemez. disiplin kuralları ise herkese uygulanır. bunun konu ile ilişkisi yoktur.

Adsız dedi ki...

tim insan hayatındaki evrensel konulara yönelmeli, ahlak ilkelerini
içerip, öğrencileri estetik ve dinsel yönden geliştirmelidir.

Yukarıdaki görüşler hangi eğitim felsefesini temele almaktadır.

a) varoluşçuluk
b)ilerlemecilij
c)daimicilik
d)esasicilik
e)yeniden kurmacılık

Yediiklim yayıncılık cevabı daimicilik olarak vermiş. Dinsel bilginin idealizmin düşüncesi yani onun kolu olan esasiciliğin
içinde olduğunu biliyotum. esasicilik demiştim.işaretlemiştim. soru mu yanlış hocam. yoksa benim bildiğim mi?

Hüseyin Doğan dedi ki...

Daimici anlayışa göre bazı bilgiler ve fikirler ilk varoldukları andan sonsuza kadar anlamlıdırlar. Bu öz bilgi ve fikirler eğitimin odağı olmalıdırlar. Esasicilikte olduğu gibi sabit yer ve zaman anlayışı yoktur. Esasicilik her türlü entelektüel bilgiyi daimicilik ise değişmeyen ve gerekli olan bilgiyi esas alır. Daimicilik, hayal gücü ile, esnek, analitik ve derin düşünme gibi bireysel sebeplendirme kapasitelerinin önemi üzerinde durarak daha çok ampirik bilgiyi önemser. Her ikisinde de disiplin önemlidir. Öğretmen merkezli eğitim anlayışı ve dış odaklı değerlendirme esastır.


hocam daimicilk daimicilik değişmeyen ve gerekli olan bilgiyi esas alır. bu açıdan soru doğru

Unknown dedi ki...

hocam bağlaşımcı kuram hakkında bilgi verir misiniz özellikle tepki anolojisi ve çağrışımsal zıtlık konusunu örnekle açıklarsanız sevinirim birde çağrışımsal geçiş .......

Unknown dedi ki...

hocam thorndike nin çağrışımsal zıtlık kavramını açıklayabailir misiniz? teşekkür ederim

Unknown dedi ki...

evliyken eşinin soyadını kullanan sevinç hanım boşandıktan sonra kimlik ibrazı gerektiren işlemlerde halen yanlışlıkla evlilik soyadını kullanmaya devam etmektedir. sevinç hanımın yaşadığı bu durum aşağıdakilerden hangisiyle tam olarak açıklanabilir?
hocam ben ileriye ket vurma dedim ama cevaplarda geriye ket vurma demiş işin içinden çıkamadım yardımcı olur musunuz?

esen dedi ki...

ilköğretimde ilk yıllarda dört işlem gibi temel matematik konularının öğretilmesi,özellikle soyut işlemler döneminde verilen matematik konularının anlaşılmasını kolaylaştırmaktadır.

yukarıda anlatılan durum öğrenenle ilgili faktörlerden hangisiyle ilgilidir?

A)olgunlaşma
B)türe özgü hazıroluş
C)genel uyarılmışlık hali
D)aktarma
E)ket vurma

hocam cevap olgunlaşma diyor.ben olgunlaşma ve aktarma arasında kalıyorum.
sağolun...

Adsız dedi ki...

Hocam sorum şu:

İlköğretim öğrencisi olan Selçuk ödevini yapmadan okula gittiği bir gün
öğretmeni tarafından beden eğitimi dersine alınmama şeklinde cezalandırılır.
Bir sonraki hafta, akşam okul çantasını hazırlarken, öğretmenin verdiği
başka bir ödevi de yapmadığını hatırlar ve öğretmenin tekrar cezalandırmasından
çekindiği için ödevini anne ve babasına yaptırır.

Selçuk'un öğretmeninin cezalandırmasından çekindiği için, ödevini
anne ve babasına yaptırması Thorndike'a göre aşağıdakilerden hangisine
bir örnektir ?

A) Tepki Anolojisi
B) Olumsuz pekiştirme
C) Seçme bağlama
D) Etki kanunu
E) Tekrar kanunu

Cevap: b demiş. thordikte böyle bir kavram var mı

Unknown dedi ki...

A